top of page
  • Yazarın fotoğrafıSeçkin

Anons yapıyorum! Dikkat! Dikkat!

Dım dım dırı dırım dırım ya evde yoksan içim acıyor ya evde yoksan. Acaba ellerim klavyenin üzerinde beynimin hızına yetişebilir mi? Yetişemez çok zor. Acaba beynim ellerimin hızında yavaşlayabilir mi? Mesela bir önceki cümlemi yazarken bir anda penguen kedim masanın üzerine zıpladı. O uyaran beynimin bir köşesindeyken yazmaya devam ettim. Sanırım ful fokus olduğunda bir işi yaparken başka bir işle uğraşmanın ya da başka bir şeyi düşünmemenin mümkün olmaması gerekiyor.

Dikkat son zamanlarda üzerinde düşündüğüm bir konu. Herhangi bir şeye ortalama kaç saat dikkat edebiliyoruz. Dikkatimiz dağılmadan. Kaç saat abartılı tabiki. Kaç dakika? Kaç saniye? Dikkati süreyle ölçtüğüm için bezirgan gibi konuştuğumun farkındayım. Çünkü bu konuda bir şeyler okumak istediğimden bu konuya oldukça kapitalist yaklaşan bir kitaptan okudum. Acaba daha derinlikli bir doğu düşünürü internet çağında hiçbir şeye dikkat etmememiz hakkında ne derdi. Bununla ilgilenen birileri vardır. Peki ben bir doğulu gibi düşünmeye çalışsam bu konu hakkında neler derdim?


Bildiklerimden yola çıkarak çabalamaya başlıyorum. Bu çabalama dahi batılı bir çabalama. Çünkü doğulular yalnızca olurlar. Ama batılılar olmak hakkında konuşurlar.


O zaman dikkatli olmalıyız.


(Yalnızca bunu söylemem yeterli doğulu gibi olmak için ama derinlemesine ve iliklerime kadar)


Dikkatli olmalıyız.


Dikkat


Derinlemesine bir konu. Dikkatli olurken nasıl bir insan olduğumu hatırlamıyorum bile. Ne zor bir şey dikkatli olmak. Dikkatini bir şeyden ayırmamak. Dikkatini kontrol altında tutmak fakat dikkat ettiğin konu her ne ise orada sınırsızca özgür olabilmek.


Yani dikkatli bir insan olmayarak uyaranlara karşı oldukça savunmasızsak özgür de olamıyor muyuz?


Bu konuda ben de okuyucuyla beraber düşünmek isterdim. Sahi siz. Sizinle beraber düşünmek isterdim. Özgür olabilmek demek dikkatini oldukça yoğun kullanabilmek demek midir? Bakın verimli demiyorum. Çünkü verim bir bezirgan vecizidir. Dikkatini para kazanmak için kullananlar, para kazanmayı düşünmedikleri mesai dışı vakitlerinde verimli olmak derdine düşmediklerinden özgür olamazlar. Oysa doğulunun dikkati belki de onun kişilik özelliğidir.


Belki de okuyucumla konuşarak üzerinde durulacak bir konu buldum. Sizle belki de... Belki de dikkatimizi bir kişilik özelliği haline getirmemiz gerekiyor. Her uyandığımız yeni günde yeni bir insan olursak, yarın kalktığımızda neden daha dikkatli bir insan olmayalım. Para kazanmak için değil, özgür olmak için neden bunu denemeyelim ki? Örneğin saz çalarken neden daha dikkatli olmayalım? Yolda yürürken, anahtarlarını eve girdikten soonra kaldırırken neden daha dikkatli olmayalım? Dikkatsizce yaptığımız şeyleri gerçekten yaptığımızı iddia edebilir miyiz? Yaptığımız şeyleri bir başkasına anlatmak için yapıyorsak dikkatli davranmayabiliriz. Çünkü başkaları bir sonra sizi unutacaktır. Siz de başkaları için yaptığınızda kendinizi unutacaksınızdır. Ama kendiniz için yaptığınızda zihniniz unutsa bedeniniz unutmaz.


Yalnız bezirgan tavrın yaratıcı olmadığı görüşüne de kökünden karşıyım. Örneğin yukarıda doğulular şeyi konuşur, batılılar şey hakkında konuşur demiştim. Dememiş miydim? Ona benzer bir şey söyledim. Benim bulduğum bir şey de değil bu laf ha. İşte okuduğum o batılı bezirgan kitabında dikkatsizliği kovalarkenki duygu durumunun gerginliği sürüklediğinden bahsediyor. Gerginliğin konsantre olmayı engellediği ve ileride gergin olmadığımız bir zamana işi bıraktığımızdan bahsediyor. Oysa laboratuvar testleri (hakikaten laboratuvarda bunun testini yapmakla uğraşan bezirganlara saygı duymalıyız) uğruna yapmayı ertelediğimiz hoşumuza gittiğini düşündüğümüz maç izlemek sosyal medyayı kurcamalak gibi şeyleri yaparken de o kadar mutlu olmadığımızı, dikkatimizi tek bir konuya verdiğimiz şeyleri yaparken daha mutlu olduğumuzu ortaya koyuyormuş. Düşünün siz de öylesiniz değil mi?

Uzun süre arabanızı yıkarken, uzun süre dilekçe yazarken, uzun süre puzzle yaparken, işinizi yaparken ya.

Başlamadan önce korktuğunuz şeyi yaparken o kadar da korkunç değilmiş değil mi? Öyleyse bir an önce yapmaya başlamalı. Bak yine bezirgan gibi konuştum. Bunu burada sevmedim.


Yapacağımız iş aklımızda günler aylar boyu kalacağına, mahvedelim elimizde kalmaz.


Elimizde kaldığı hali de bir doğulu gibi aktaracak olursam güzeldir. Hoştur. Uğruna uzun süre çaba gösterildiği için mahvolmuş bir eser yoktur. Vardır da, yine de bir duygusu olur. Oysa uğraşmadığınız şeylerin dikkatinizi vermediğiniz şeylerin duygusu yoktur. Hiçtir.

20 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Sulu Beyin

bottom of page